“KAYAK YAPMAK ZİL TAKIP OYNAMAK DEĞİL,...

“KAYAK YAPMAK ZİL TAKIP OYNAMAK DEĞİL, SPORDUR”

Erzurum Palandöken'de ailesiyle kayak tatili yaptığı için eleştirilere maruz kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Erzurum İl Başkanlığını ziyareti sırasında basın mensuplarına konuyla alakalı açıklamalarda bulundu.

“KAYAK YAPMAK ZİL TAKIP OYNAMAK DEĞİL, SPORDUR”

Erzurum Palandöken'de ailesiyle kayak tatili yaptığı için eleştirilere maruz kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Erzurum İl Başkanlığını ziyareti sırasında basın mensuplarına konuyla alakalı açıklamalarda bulundu.

“KAYAK YAPMAK ZİL TAKIP OYNAMAK DEĞİL, SPORDUR”
Editor: admin
31 Ocak 2020 - 12:29

Erzurum Palandöken'de ailesiyle kayak tatili yaptığı için eleştirilere maruz kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Erzurum İl Başkanlığını ziyareti sırasında basın mensuplarına konuyla alakalı açıklamalarda bulundu. Kayak yapmanın yürümek, koşmak gibi bir spor olduğunu ifade eden İmamoğlu, “Kayak yapmak zil takıp oynamak değil, spordur.” dedi.

Erzurum Palandöken'de ailesiyle kayak tatili yaptığı için eleştirilere maruz kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Erzurum İl Başkanlığını ziyareti sırasında basın mensuplarına konuyla alakalı açıklamalarda bulundu.  Erzurum Palandöken’de ailesiyle birlikte tatil yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dağda yer alan tesislerden çok memnun kaldıklarını, daha önce neden Erzurum’a gelmedikleri için üzüldüklerini ifade etti. Erzurum’un çok keyifli bir doğası olduğunu dile getiren İmamoğlu, “Buradaki tesislere güzel yatırım yapılmış pistlere emeği geçen herkese teşekkür ederim. Böyle güzel tesisi doğunun incisi Erzurum'a kazandırdıkları için. İyi olan her şeyi taktir etmek lazım. Benim sürece bakışım böyle.” diye konuştu.

Yeni nesil Belediyecilik anlayışı

İstanbul’da elde edilen başarıyla birlikte yeni nesil bir belediyecilik ve hizmet anlayışını tüm Türkiye’ye hâkim kılmanın faydalı olacağını dile getiren Ekrem İmamoğlu, “Bu sürecin uzlaşı ve toplumsal barış gibi aklınıza gelebilecek tüm güzel şeylerin başlangıcı olacağının da farkındayız. Bu bağlamda biz kendi belediyemizde değil bütün belediye başkanlarımızla sık sık toplanıp bu konuda istişare edip konuyu genişletme çabasındayız.

Önümüzdeki hafta Adana’da olacağız belediye başkanlarımızla süreci nasıl çalışmamız gerektiğini konuşacağız ve önemli değerli kararlar vereceğiz. Bu bakımdan İstanbul'da Türkiye’nin her yerinde insanların bize soluk kattığı, destek verdiği, oy verdiği ya da vermediği, vicdanıyla bizi desteklediğinin farkındayız. Çünkü 23 Haziran İstanbul Büyükşehir Belediye seçiminden ziyade bir demokrasi mücadelesi olduğunun bilincindeydik. Ve o bilinç de çok özverili mücadeleye dönüştü. Karşı tarafı muhatap almadan tümüyle vatandaşa odaklanan bir propaganda süreci ile beraber sizlerin katkısıyla tarihi bir demokrasi zaferi elde edildi. Bu kazanım halkımızındır bu kazanım siyaset üstüdür partiler üstüdür.  O bakımdan değerlidir bunun kıymetini biliyoruz. “dedi.

 

“Siyaseti kutsallaştırıyoruz”

Erzurum Palandöken'de kayak yapması üzerine kamuoyunda çokça eleştirilen Ekrem İmamoğlu, son 400 günde ailesine sadece sekiz gün ayırabildiğini söyledi. Bir gün dahi tatil yapsa eleştirileceğini dile getiren İmamoğlu, “Ben anlıyorum Ekrem İmamoğlu bir günde tatil yapsa konuşacaklar iki günde yapsa konuşacaklar. Çünkü canı yananlar var onu da biliyorum. İstanbul belediyesini kaybetmenin bazı insanlara verdiği rahatsızlıklarda var. Ben işin o tarafıyla ilgilenmiyorum. Farklı destek verip eleştirenlerde var hepsine topluca cevap vereyim. Benim bütün insanlara tavsiyem siyaseti kutsallaştırmanın zararını yaşıyoruz. Siyaseti öyle kutsallaştırıyoruz ki siyasi insanları da kutsallaştırıyoruz. Siyasi partileri de kutsallaştırıyoruz. Bu mekanizmalar bu kurumlar bu kişilikler hizmet eden kişiler sizlerden bizlerden farkı yok. Benim değer verdiğim kutsallarım var. Hepimizin olduğu gibi vatanım, bayrağım, inancım, ailem.” diye belirtti.

“Çocuklarımı siyasi manzarama sokmam”

Ailenin ve bazı değerlerin kendisi için çok önemli olduğunu dile getiren İmamoğlu, “Ailem benim kutsalım ben aileme değer veririm ve ailemle bir arada olmamanın da üzüntüsünü yaşarım. Çocuklarımı siyasi manzarama sokmam. Çocuklarım ailem kendi hayatlarında varlıklarını sürdürsünler isterim. Dolayısıyla benim çocuklarıma zaman ayırmam lazım. Hayat gelip geçiyor. 8 yaşındaki kızımın çocukluğunu ıskalayamam. Ergenlik çağını yaşayan oğlumun bu çağlarını ıskalayamam. Üniversite okuyan oğlumun hayata atılma evresinde ki hangi doğrularla hangi kutsallarla hangi prensiplerle hayata atılması konusunda sağlıklı anlar vakitler geçirmek isteyen bir babayım. Bu bakımdan bir arada olmak bir baba olarak bir sorumluluğum.” İfadelerini kullandı.

 

‘MIŞ’ gibi yapmadım

Elâzığ depreminin hemen ardından Palandöken’de ailesi ile birlikte tatil yaptığı için kamuoyunda eleştirilen İmamoğlu, “Ben yas tutmak nedir çok iyi bilen bir insanım. Depremin haberini alır almaz AFAD’a gittim. Vali de oradaydı oturup ne yapmamız gerekir diye saatlerce orada durmuş insanım. Sonrasında biraz daha bağımsız hareket edilmesinin daha doğru olacağına karar verdik. 200’ ün üzerinde personeli 27 araçla Elâzığ’a yola çıkardık. Ertesi sabah ailemle Elâzığ’a gittik.

25 gün önceden karar verdiğimiz Erzurum seyahatini yapacağımız gün eşimle Elâzığ’a gittik. O gün gece saat 11’e kadar sahadaydık. O gece Elâzığ’da kaldım. Oradan Tunceli ilçesine gittim. Belediye başkanını ziyaret ettim. Akşam Erzurum'a vardım. 3 gün çocuklarımla Erzurum'da kaldım. Kayak zil takıp oynamak değil kayak spor. Ben çocuklarımla spor yaptım muhabbet ettik dertleştik. Ben Elâzığ’da ki sorumluluklarımı yerine getirdim. Ben mış gibi yapmadım.  Kimseyle dalga geçmedim algı yönetmedim. Bazı köşe yazarları yazıyor eğlence şeklinde. Hayatı eğlenceyle geçmiş bir insanın kayak yapmanın eğlence olmadığını bilmesi lazım. Ben çocuklarımla spor yaptım.” dedi.

“Milleti aldatan bir siyasetçi olmayacağım”

Yapılan çirkin yorumlara maruz kaldığı için Erzurum’da olduğunu paylaşmak zorunda kaldığını dile getiren Ekrem İmamoğlu, “Burada olduğumu paylaşmayacaktım ama bu çirkin saldırılara karşı ailemi korumak zorundaydım ve bu paylaşımı yaptım. Bugün Erzurum’un güzelliklerini yaşayacağız. Erzurum'un simgesel noktası olan Erzurum kongresinin yapıldığı binayı ziyaret edeceğim. Ardından Taşhanı, Çifte Minareli Medreseyi ve Ulu Camii ziyaret edeceğiz. Erzurum’a gelip cağ yemeden gitmek olmaz onu da yiyip İstanbul’a döneceğim. Beni eleştiren zihinlere şunu söylemek istiyorum. Bu durumu o yazı yazan köşe yazarlarına eşlerine, çocuklarına, annelerine sorsunlar onlar cevap verirler. Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı doğru mudur yanlış mıdır? Şimdi buradan bir malzeme çıkarmaya çalışan insanlara şunu diyorum yeni nesil siyaset anlayışıdır bu ben öyle mış gibi yapmam milleti aldatan bir siyasetçi olmayacağım.” diye konuştu.

Her gittiği şehirde yöneticileri tek tek ziyaret ettiğini belirten Ekrem İmamoğlu, “Erzurum Valisi ile ve Büyükşehir Belediye Başkanı ile irtibat kurdum. Vali bey dün akşam aradılar müsait olamayacaklarını yurtdışı planından dolayı kusura bakmayın diye cevap verdiler. Bana da güzel bir Oltu taşı tesbih gönderdi. Teşekkür ediyorum. Erzurum büyükşehir belediye başkanına daha önce Erzurum’a gelip ailemle kayak planı yapacağımızı da söylemiştim. Kendisiyle de rahatsızlığı sebebiyle sabah 9’da olacak olan görüşme iptal oldu. Demesinler ki Ekrem İmamoğlu geldi de bizle görüşmedi.” Dedi.

“Cumhurbaşkanı’ndan randevu istiyorum “

Erzurum’da gördüğü en havalimanı sıkıntısından bahseden İmamoğlu “Erzurum’un gelişmiş bir kent olmasını isterim. Hicap duyduğum bir olayı anlatayım Erzurum'a günde bir uçağın inip kalkmadı kadar kötü bir şey yok. Ben bunu kabul edemem. Buradan yetkililere sesleniyorum. Bir an önce bunu gidersinler. Bu kadar güzel kayak tesislerinin yapılmış olması bakın yapanlara da teşekkür ediyorum. Böyle bir büyük eksiği yapmaları sıkıntıdır. Ses gitsin diye söylüyorum çünkü il başkanımız da yolda bu konuyu şikâyet eder gibi anlattı. Böyle güzel tesisleri olan bir şehre günde 8 10 uçağın inip kalkması lazım.

Erzurum inşallah hak ettiği yere gelir. Bugün dönüyorum akşam görevimin başında olacağım. İstanbul'un önemli sorunları var. Cumhurbaşkanından randevu istiyorum depremi konuşmak için. Birileri kanalı konuşmak istiyor. Yüz binlerce insanın canı tehdit altında. Sayın İlhan Kesici en az 60-70 milyar dolar maliyeti vardır dedi ben daha büyük söylüyorum 500-600 milyar dolar İstanbul'un Türkiye'ye ekonomik etkisi olur. Bizim başka bir işimiz yok toplanacağız sayın cumhurbaşkanı çağıracak bütün yetkilileri o Cumhurbaşkanı bende büyükşehir belediye başkanıyım. Partisi martisi yok herkesi çağıracak biz bu işi beş yılda hallederiz. Ne talimat gelecekse şehrim adına hazırım. Depremi milli mesele haline getirip çözüme hazırız. İstanbul’un ana sorunu depremi konuşmak üzere cumhurbaşkanına görüşme talebimi yeniliyorum.” ifadelerinde bulundu.


YORUMLAR

  • 0 Yorum
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Halis Topal Erzurum'da basınla bir araya geldi.
Halis Topal Erzurum'da basınla bir araya geldi.
“Sudan Ucuz” sözü hayal oldu.
“Sudan Ucuz” sözü hayal oldu.