Erzurum’da yaşayan Çetin - Arzu Özmen çifti 12 yıl önce dünya evine girdi. 2009 yılında dünyaya getirdikleri ilk çocukları Sıla, dördüncü ayındayken SMA hastalığına yakalandı. Bir gıda firmasında asgari ücretle çalışan baba Çetin, tedavi masraflarını karşılayamadı. Sıla 1,5 yaşına geldiğinde hayatını kaybetti.

Evlatlarını kaybetmenin şokunu uzun süre üzerlerinden atamayan Özmen çiftinin 2015 yılında Umut adını verdikleri bir çocukları daha oldu. Ancak o da aynı hastalığa yakalandı. İmkansızlıklar nedeniyle tedavisi yapılamayan Umut da 7 aylıkken yaşamını yitirdi.

Bir kez daha travma yaşayan Özmen çifti üç yıl sonra 2018’de yılında Ezel’e kavuştu. İllet hastalık onda da vardı. Çetin ve Arzu Özmen, henüz ikinci ayında Ezel’i de toprağa verdi.

 

 

İKİZLERİ SMA AYIRDI

Tek moral kaynakları Sıla’dan sonra dünyaya gelen Muhammet Yiğit (10) olmuştu. Adeta ona tutunan Özmen çiftinin 2020 yılında ikizleri Ömer Aras ve Ali Efe oldu. Bir kabus gibi ailenin üzerine çöken SMA, Ömer Aras’ı pençesine aldı. Dördüncü ayında SMA Tip - 1 olduğu belirlenen Ömer Aras hastaneye kaldırıldı. 1,5 yıldır makineye bağlı olarak tedavisi sürdürülen Ömer Aras’ın ailesi ise perişan oldu.

“BENİ GÖRÜNCE KALP ATIŞLARI HIZLANDI”

İkizleri kontrol amaçlı hastaneye götürdüklerinde yapılan test sonucunda Ömer Aras’ın SMA olduğunu öğrendiklerini anlatan anne Arzu Özmen, “Dünyamız biz kez daha başımıza yıkıldı. 1,5 yıldır hastanede yatıyor. İlk zamanlarda yanına gidip gelebiliyordum ama pandemi nedeniyle yasak geldi. Uzun bir zaman sonra yanına gittim. Yavrum beni gördüğünde kalp atışları hızlandı. Doktor görmemi yasakladı. Şimdi sadece eşim hafta bir gün gidip görüyor. Ne olur devlet yardım etsin. Sprinaza ilacının 4 dozunu aldı, 5. dozunu alamadı. Yavrumun son dört kilosu kaldı. Sonra onu da mı toprağa vereceğim? Ne olur ilaçları SGK kapsamına alsınlar. Bu yavruma da bir şey olursa yüreğim kaldırmaz” dedi.

“HER TELEFONDA ÜRPERİYORUZ”

Ömer Aras’ın Erzurum’daki tek SMA’lı hasta olduğunu dile getiren baba Çetin Özmen de şunları söyledi. “Telefon çaldığında ürperiyoruz ‘acaba hastaneden haber mi geldi’ diye içimiz titriyor. Bu korkuyla yaşıyoruz. Bir parçamız hastanede. Sayılı günlerimiz kaldı. Benim yavrularım anne - baba kokusuna hasret toprak kokusuna değil" şeklinde konuştu.
Bu arada Erzurum Valiliği’nin izniyle aileye bir yardım kampanyası başlatılacağı öğrenildi.